top of page

Aldatılmış Bir Millet

  • Yazarın fotoğrafı: TÜZDEV
    TÜZDEV
  • 22 Eyl 2019
  • 11 dakikada okunur

Bu raporun üç yazarı olan bizler, 100 yıldan uzun süredir yürütülen eğitim çalışmaları üzerinde beraberce çok vakit geçirdik ve hayatımızın çalışmasını yaptık. Öğretmenlere ve öğrencilerin hayatlarına yaptıkları katkıya muazzam saygı duyuyoruz.


Kariyerlerimize sınıf öğretmeni olarak başladık. Kendi öğretmenliğimizde, araştırmalarımızda ve yazdıklarımızda tekrar tekrar mükemmelliğin doğasındaki eşitlikle karşılaştık. Üstün yetenekliliğin cinsiyet, etnik köken, sosyal ve ekonomik çevre, coğrafi lokasyonla kesiştiğini biliyoruz. Amerika’nın kırsal bölgelerindeki, iç kesimlerindeki ve banliyölerindeki tüm sınıflarında, hızlandırmaya hazır öğrenciler mevcuttur. Bu öğrenciler, kamudan özele her tür okulda bulunabilir.


Bazıları akademik hızlandırmayı, çocukların esenliğine müdahale olarak eleştirmiş olsa da, hiçbir şey gerçeklerden uzak tutulamaz. Aslında, okul yapamıyorsa hızlandırmayı sağlayacak olan vasıta, ailelerin ekonomik imkânlarıdır. Çocuklarını özel bir okula yollayabilir, mentörlük hizmeti veya müfredat dışı etkinlikler ve yaz okulları için ödeme yapabilirler. Fakir öğrenciler, okulun hayır dediği zorlayıcı müfredatı deneyimleme konusunda umutsuzdurlar.


Çocuklar için olası faydalarını bildiğimiz için hızlandırma ile ilgili gerçeği daha geniş kitlelere duyurma konusunda tutkuluyuz. Hızlandırma, alternatiflere ulaşma imkânı bulunmayan akademik yönden yetenekli çocukların büyük çoğunluğu için kritik öneme sahiptir.

Hızlandırma, bir eğitim programı boyunca öğrencileri normalden daha hızlı veya daha küçük yaşlarda ilerleten bir müdahaledir. Müfredatın düzeyi, kompleksliği ve hızı ile öğrencinin hazır bulunuşluğunu ve motivasyonunu eşleştirme anlamına gelir. Hızlandırma örnekleri arasında okula erken başlatma, sınıf atlatma, bir alanda ilerletme veya İleri Seviyeye Yerleştirme yer almaktadır. Hızlandırma, eğitim açısından etkili ve ucuzdur; zengin ve fakir okullarda okuyan öğrenciler arasındaki oyunu seviyelendirmeye yardımcı olabilir.


Bu rapor, Amerikan okullarındaki hızlandırma ile ilgili konuşulanları değiştirmeyi amaçlamaktadır. Deneyimlerimiz, birçok öğretmenin ve yöneticinin, yüksek yetenekli öğrencinin hünerlerinin hızına göre ilerlemesi konusunda esneklik sağlamak istediğini göstermektedir. Ancak bu eğitimciler, bu esnekliği sağlama konusunda destek ve onay beklemektedir. Bu raporun, parlak öğrencilere yönelik hızlandırmanın oldukça etkili bir müdahale yöntemi olduğunun anlaşılabilmesi için destek sağlayacağını umuyoruz. Hızlandırma bir çocuğu, bir aileyi, bir durumu ilgilendiriyor.

Hızlandırma, eğitimin güçlü bir müttefikidir ancak bireysel ihtiyaçlara ve şartlara duyarlılığın yanında ebeveynlerin katılımını da gerektiren bir stratejidir. Bu rapor, okuyucularını yalnızca hızlandırmanın değerine ikna etmek için değil aynı zamanda okulların hızlandırma programlarını etkili bir şekilde yönetmelerine yardımcı olmak için tasarlanmıştır. Yetenekli öğrencileri hızlandırma konusunda eğitimcilerle ebeveynler arasında yapılacak konuşmaların, artık şu temel sorularla başlayacağını umuyoruz:


1. Çocuğunuzun hazır bulunuşluğunu ortaya çıkarmak için kapsamlı bir değerlendirme yaptık mı?

2. Hazır bulunuşluk göz önüne alındığında, uygulayabileceğimiz en iyi hızlandırma türü nedir?

3. Hızlandırmanın, çok az sayıdaki vakada etkili olmadığını biliyoruz. Çocuğunuzun başarısını en üst düzeye çıkarmak için bir okul olarak neler yapabiliriz?


Kariyerlerimizi, çocuklara başarma fırsatı verme konusunda okullara yardımcı olmaya adadık. Tüm ulusumuzun, öğrencilerin zihinlerinin ve kalplerinin onları götürebileceği her yere uçmasına izin vermek için bize katılacağını umuyoruz.


Dr. Nicholas Colangelo, Dr. Susan G. Assouline, Dr. Miraca U. M. Gross.

Bu raporun başlığı, “Aldatılmış Bir Millet: Okullar Amerika’nın En Parlak Öğrencilerine Nasıl Ket Vuruyor?”, ülkemizdeki sınıflarda her gün nelerin yaşandığını yansıtıyor. En parlak öğrencilerimizin hızlandırmadan faydalanmayacağını söylediğimizde hem kendimizi, hem öğrencilerimizi hem de milletimizi aldatmış oluyoruz.


Aldatmanın, çok iddialı bir kelime olduğunun farkındayız. Bu başlığa karar vermeden önce, çok sayıda insana danıştık ve bunun arkasında duruyoruz.


Bu başlık kışkırtıcıdır ama tam tamına da doğrudur. Bu başlık, Amerika'ya verdiğimiz en dürüst mesajdır ve şunu ifade etmektedir: kendimizi ve en parlak öğrencilerimizi aldatmanın artık savunulabilir bir yönü yoktur.


Amerika, mükemmeliyeti ihmal mi ediyor? Gazete başlıkları, ülkemiz okullarının, diğer ülkelerdeki yaşıtlarının gerisinde kalan zayıf öğrenciler mezun ettiğini îlan ediyor. Bu arada, ülkemizin geleceği için aynı derecede önemli olan, ancak karanlığa hapsedilen daha sessiz bir hikâye var.


Her eyaletteki, her okuldaki, büyük şehirdeki ve küçük tarım topluluğundaki öğrenciler, sistemin sağladığından çok daha fazla zorlanmaya hazırlar.


Bu çocuklar, herhangi bir siyasinin onlardan beklemeye cesaret ettiğinden daha iyi performans göstermekteler. Onlar en iyi skorerler, normalin üzerine çıkanlardır. Üç yaşında şampuan etiketlerini, beş yaşında gazete başyazarlarını okuyan çocuklardır. Market tutarını, kasiyerden daha hızlı hesaplayabilen; ebeveynlerine şok yaşatan, büyük ebeveynlerine vay dedirtenlerdir.


Ama okula başladıklarından her şey değişir. Sınıfta en fazla hayal kırıklığına uğrayanlardır. Anaokulunda sıkılır, birinci sınıfta bu sıkıntıyı büyütürler. Birşeylerin daha iyi olmasını umut eder, buna nadiren şahit olurlar. Çoğu için hiçbir şey değişmez.


Amerika’nın okul sistemi, parlak öğrencileri sınıf arkadaşları ile birlikte öğrenmeye zorlayarak aynı seviyede tutuyor. Öğretmenler ve okul müdürleri, öğrencilerin öğretilenden çok daha fazlasını öğrenme isteklerini göz ardı ediyor.


Övgü ve cesaretlendirme yerine, bu öğrenciler tek bir kelime işitiyor: “hayır”. Daha zorunu istediklerinde ise önlerine engel konuluyor. Uçmak istediklerinde, yerlerine oturmaları söyleniyor.


"Otur oturduğun yerde, seviyeni haddini bil." Millî bir skandal! Ve bedeli, Amerikan mükemmelliğinin yavaş ama sürekli erozyonu olabilir.


Bu raporun ikinci cildindeki en önemli 20 husus

1. Hızlandırma, üstün yetenekli çocuklar için en etkili müfredat müdahalesidir.

2. Parlak öğrenciler için, hızlandırmanın hem akademik hem de sosyal açıdan uzun vadeli faydaları vardır.

3. Hızlandırma, neredeyse maliyetsiz bir müdahaledir.

4. Üstün yetenekli çocuklar, sosyal ve duygusal açıdan yaşıtlarına göre daha olgun olma eğilimindedirler. Hızlandırma parlak birçok öğrenci için, olgunluk açısından sınıf arkadaşlarıyla daha iyi bir eşleşme sağlar.

5. Yaşıtları için hazırlanan müfredatlar parlak öğrencilere sunulduğunda sıkılabilir, mutsuz olabilir ve öğrenmekten vazgeçebilirler.

6. Testler, özellikle de üst seviye testler (daha büyük öğrenciler için geliştirilen testleri kullanmak), hızlandırmadan faydalanabilecek öğrencilerin belirlenmesinde oldukça etkilidir.

7. Okulların hızlandırma konusunda doğru kararlar vermesine yardımcı olacak deliller ve mekanizmalar mevcuttur; böylece, nitelikli öğrenciler için düşük riskli/yüksek başarılı müdahale yapılabilir. Iowa Hızlandırma Ölçeği, okulların tam sınıf hızlandırmasına karar vermesine yardımcı olmak için kanıtlanmış ve etkili bir araçtır.

8. Parlak öğrenciler için önerilen 18 farklı türdeki hızlandırma, iki kapsamlı kategoriye ayrılmaktadır: öğrencinin K – 12 sisteminde geçirdiği süreyi kısaltan sınıf atlatma ve gelişmiş içeriğe normalden daha önce izin veren konu tabanlı hızlandırma.

9. Okula erken başlama, bazı üstün yetenekli öğrenciler için akademik ve sosyal açıdan mükemmel bir seçenektir. Erken başlayan üstün yetenekli küçük çocuklar, daha büyük sınıf arkadaşlarıyla genelde sorun yaşamaz.

10. Üniversiteye erken başlayan üstün yetenekli öğrenciler, hem kısa vadeli hem de uzun vadeli akademik başarıyı deneyimleyerek, uzun süreli meslekî başarıya ve kişisel memnuniyete ulaşır.

11. Yaşıtlarıyla kalmayı tercih eden parlak lise öğrencileri için, üniversiteye tam zamanlı erken başlamayla ilgili birçok alternatif kullanılabilir. Bunların arasında lise ve üniversiteye aynı anda kayıt, uzaktan eğitim ve yaz programları bulunmaktadır. İleri Seviyeye Yerleştirme, lisedeyken üniversite düzeyinde ders almak isteyen parlak öğrenciler için en iyi seçenektir.

12. Üniversiteye erken başlayanların arasında çok az sayıda öğrenci, sosyal veya duygusal açıdan zorluk yaşar. Bu durum, genellikle kısa vadelidir ve uyum sürecinin bir parçasıdır.

13. Radikal hızlandırma (iki veya daha fazla yıl), çok üst düzey üstün yetenekli öğrenciler için akademik ve sosyal açıdan etkilidir.

14. Başarısı ve uygulanabilirliği konusunda çok sayıda araştırma yapılmasına rağmen pek çok eğitimci, hızlandırma konusunda büyük ölçüde olumsuz tutum sergilemektedir.

15. Amerika’nın hızlandırma konusundaki algısını değiştirmek için tüm değişim araçlarını kullanmamız gerekecek: yasalar, mahkemeler, idarî kurallar ve meslekî inisiyatifler.

16. Hızlandırma seçeneklerinin engelli üstün yetenekli öğrenciler için etkili bir şekilde uygulanması, yoğun zaman ve kaynak gerektirir.

17. Ebeveynlerin, çocuklarının hızlandırılmasıyla ilgili karar alma sürecine tam olarak dahil edilmesi önemlidir.

18. Hızlandırma ile yaşanan az sayıdaki sorun, temel olarak eksik veya yetersiz planlamadan kaynaklanmaktadır.

19. Eğitimde eşitlik, eğitimin özdeş olması anlamına gelmez. Eşitlik, öğrenmeye hazır bulunuşluktaki kişisel farklılıklara saygı duymayı ve her öğrencinin değerini bilmeyi gerektirir.

Eğitimciler için anahtar soru, üstün yetenekli bir öğrencinin hızlandırılıp hızlandırılmayacağı sorusu değil, nasıl hızlandırılacağı sorusudur.


Amerika Hayır Diyor

Amerika’nın en parlak öğrencileri ne işitir? Ülke çapında doğal öğrenme hızında ilerlemesi gereken öğrencilere her yıl, bulundukları yerde kalmaları söylenir. Binlerce öğrencinin beklentilerini azaltması ve hayallerini beklemeye alması gerektiği anlatılır. Ne yapmak isterlerse istesinler, öğretmenleri beklemelerini söyler.


Çoğu eyalet, durmanın akıllaca bir hareket olacağını söyler. Bu, çocuk için en iyisidir.

Sorun şu ki, bu en iyisi değildir. Çalışma üzerine yapılan çalışmalar, normal sınıfların zorlamaması nedeniyle çok fazla parlak öğrencinin usanç yaşadığını anlatmaktadır. Mükemmelliği teşvik etmeye gelince kendimizi kandırıyoruz. Mükemmelliği teşvik etmenin yolu, öğrencinin ilerlemesine yardımcı olmaktır.


Mükemmeliyet bir tek kelimeyle başlar: “Evet”.


Evet, parlak çocukları kompleks matematik problemleriyle buluşturur. Evet, yaş grubunun ötesindeki dersleri almalarına izin verir. Evet, uçmalarına izin verir.


Aksine “hayır” dersek! Hayır diyerek, parlak öğrencilerin motivasyonunu baltalıyor ve kendimize zarar veriyoruz. Tüm çocukların, yaşları ile eşleşen çocuklarla bir arada olmasının daha iyi olduğu fikrine körü körüne bağlıyız. Bunu sorgulamıyoruz bile. Bunun ülkemize, toplumumuza ve çocuklarımıza maliyeti devâsâ.


Mükemmellik, canlılığını kaybedebilir. Halden memnun olmaya, lâkaytlığa dönüşebilir. Ne olursa olsun görmezden gelinirse, olabileceğinden daha azı gerçekleşir. Hızlandırmaya hayır dediğimizde, millî standartlarımızı mükemmellikten temel yetkinliğe indirgiyor, sessizce ve ironi içinde iyi niyetle çalışıyoruz. Mükemmelliği sadece görmezden geliyoruz.


Evet Demenin Maliyeti

Mükemmelliği yeniden canlandırmanın maliyeti nedir?


Çok az. Önde gelen parlak öğrencileri ilerletmenin bedeli minimumdur. Aslında, hızlandırma çoğu zaman paradan tasarruf sağlar.


Bir lise öğrencisi, İleri Seviyeye Yerleştirme kursları ile üniversite seviyesinde dersler alırsa, ebeveyn binlerce dolar tasarruf edecektir; çünkü bu kursların çoğunun üniversitede bir maliyeti olacaktır.


2004 yılında ülke çapında 1,9 milyon öğrenci İleri Seviyeye Yerleştirme sınavına girmiş, 1 milyondan fazla aile, üniversite masrafından milyonlarca dolar tasarruf sağlamıştır. Ve elbette, genç profesyonelleri topluma daha hızlı dahil etmek, ilişkilerimizi daha da güçlendirmekte ve vergi tabanını büyütmektedir.


Evet kelimesinin Amerikan öğrencileri için ne anlama geldiğini anlamak için daha fazla araştırmaya devam edin. Evet demek okul öncesi, ilkokul, lise ve üniversite seviyelerinde biraz farklı anlamlara gelmektedir ama hemen her durumda, bu harika bir kelimedir. Amerikan başarısının uzun öyküsündeki ilk hecedir.


Evet para tasarrufu sağlar, aynı zamanda da parlak genç beyinleri kurtarır. Çoğu durumda, yaşıtlarıyla ilgilenmeyen ve benzer ilgi alanlarını paylaşan arkadaşlara aç olan öğrencileri yıllarca yalnız kalmaktan ve sosyal tecritten kurtarır.


Evet, meydan okumak isteyen öğrenciler için başarı kapısını açar.


Okullar, Amerika’nın En Parlak Öğrencilerine Ket Vuruyor


Hızlandırma Nedir?


Hızlandırma, öğrenciyi bir eğitim programına normalden daha hızlı veya daha küçük yaşta taşıyan bir eğitim müdahalesidir.


Hızlandırma tek bir konuda hızlandırmayı, tam sınıf atlatmayı, okula erken başlamayı ve İleri Seviyeye Yerleştirme kurslarını içermektedir.


Hızlandırma müfredatın düzeyini, kompleksliğini ve hızını, öğrencinin hazır bulunuşluğu ve motivasyonu ile eşleştirme anlamına gelmektedir.


Hızlandırmanın ne olmadığını tanımlamak da önemlidir. Hızlandırma, çocuğu itme anlamına gelmez. Hazır olmayan çocuğu, ileri seviye materyal öğrenmeye veya daha büyük çocuklarla sosyalleşmeye zorlama anlamına gelmez.


Hızlandırma, gerçekten öğrencilerin ilerlemesine izin vermekle ilgilidir. Hızlandırma, bireysel farklılıklara saygı duyan ve bu farklılıkların bazılarının eğitimde esnekliği hak ettiği gerçeğini kabul eden bir stratejidir. Birikerek artan bir eğitim avantajı sağlar.


Akademik yönden ileri düzeyde bir öğrenciyle ne yapılacağı hakkında konuşmak için bir araya gelen veliler ve öğretmenler, okullarından çok çeşitli öneriler duyacaktır. Bu tavsiyelerin bazıları, hızlandırmayı korkutucu kılacaktır. Ancak bu, eski efsanelerin canlandırılmasından başka bir şey değildir.


Neyin doğru ve neyin saçma olduğunu ayırt etmek zordur. Bilimsel araştırmalar, hızlandırma hakkında duyduklarınızın çoğunun yanlış olduğunu, bazılarının kısmen doğru olduğunu ve bazılarının gerçekten doğru olduğunu göstermektedir.


Efsaneler ve Gerçekler

Başlığımızın söylediği gibi Amerika aldatıldı, çünkü üstün yetenekli öğrenciler için hızlandırmanın etkinliği hakkındaki gerçeği onlarca yıldır biliyorduk. Ancak bu gerçek, ülkemiz çocuklarına yönelik eğitim politikasını belirleyen karar vericilerden gizlendi. Bu nedenle, hızlandırma ile ilgili kararlar geleneksel olarak kişisel önyargılara veya eksik ve yanlış bilgilere dayandırıldı. Siyasi düzlemdeki eğitim savaşları arasında, zeki çocukların çıkarları kayboldu gitti.


Okullar, Amerika’nın en parlak öğrencilerine farklı sebeplerle ket vurdu. Şu an önemli olan, bunun neden ve halen nasıl devam ettiğidir. Mevcut araştırmalarla ilgili kapsamlı okumalarımızdan ve deneyimlerini ve uzmanlıklarını paylaşan önde gelen eğitimcilerle yaptığımız röportajlardan on iki ana nedeni tespit ettik.


Ülkemizin önde gelen üniversitelerinin ve eğitim uzmanlarının yaptığı sağlam araştırmalara dayanarak her bir sebebe bir cevap bulduk.


Efsane

Öğrencilerin çoğu ihtiyaç duymadığı için, hızlandırma önemli bir konu değildir.


Gerçek

Hızlandırmanın önemi, üst seviyede yetenekli öğrencilerin sayısından değil, meşrû eğitim ihtiyaçlarından kaynaklanmaktadır. Birçok temel eğitim programı, sayıya ihtiyaç duyulmadığını göstermektedir. Bunların arasında, Başlangıç Programı ve çift dilli eğitim bulunmaktadır. Çoğu çocuğun hızlandırmaya ihtiyacının bulunmaması, tek başına hızlandırmanın önemini azaltmaz.


Hızlandırmaya ihtiyaç duyan öğrenci sayısını tam olarak belirlememizi mümkün klın hiçbir sistem mevcut değildir, ancak tahminlerimizi bir şablona oturtmak için tarihî iki gösterge mevcuttur.


(1) Standartlaştırılmış testler, öğrencilerin hızlandırılmış müfredata ve yerleştirmeye hazır bulunuşlukları hakkında uzun yıllar boyunca doğru ve faydalı bilgiler vermiştir. Hazır bulunuşlukla ilgili ilave göstergeler: motivasyon, günlük performans, ebeveyn ve öğretmen gözlemi. Bunların tümü okullarda kullanılmaktadır.


(2) İleri Seviyeye Yerleştirme kursları, başlangıçta birkaç seçkin okulla sınırlıydı, ancak Amerika’daki liselerin % 60’ında bir milyondan fazla öğrenciye hizmet verecek şekilde yaygınlaştı. Neden her lisede hayata geçmedi?


Hızlandırmanın Amerika’da Kabul Görmemesinin 12 Sebebi


1. Sebep: Öğretmenler hızlandırma konusunda bilgi sahibi değiller. Çoğu okuldaki eğitimci, hızlandırmanın yararlarına ilişkin araştırma delillerine âşina değildir.


Cevabı: Bu raporun temel amacı, bu engeli ortadan kaldırmaktır. Bu kapsamlı iki ciltlik rapor, hızlandırma konusunda kapsamlı araştırmaları bir araya getirmekte ve tüm okullara ücretsiz olarak sunulmaktadır.


2. Sebep: Hızlandırmaya duyulan güven yüksek değil. K – 12 eğitimcileri, hızlandırmayı bir müdahale olarak bilebilir, ancak bu seçeneği kullanırken kendilerinden emin değildir.


Cevabı: Tüm eğitimcilerin, öğrencilerinin yararına olduğuna inandıkları şeye karar vermelerine saygı duyuyoruz. Hızlandırmanın birçok akademik ve sosyal avantajına işaret eden çok sayıdaki delil, eğitimcileri hızlandırmayı düşünmeye sevk etmelidir.


3. Sebep: Hızlandırma, kişisel inançlara aykırıdır. Kişisel inançlar, araştırma delilleriyle çeliştiğinde, kişisel inançlar hemen her zaman kazanır.


Cevabı: Bu rapor, eğitimciler ile ebeveynleri iç gözleme ve diyaloga davet ederek, hızlandırma ile ilgili inançları yeniden değerlendirmeye davet etmektedir.


4. Sebep: Yaş, her şeyden baskındır. Birçok eğitimci için hazır bulunuşluktan ziyade yaş, sınıfa yerleştirme için temel belirleyicidir.


Cevabı: Yaşın sınıfı belirlediği bilgisi, bireysel farklılıklar hakkında bildiklerimizle uyumsuzdur. Araştırmalar, üstün yetenekli öğrencilerin akademik ve duygusal yönden yaşıtlarına göre daha gelişmiş olduklarını ortaya koymaktadır. Bu nedenle, sınıfa yerleştirmede temel belirleyici olarak yaş yerine hazırlık bulunuşluğu değerlendirmek daha mantıklıdır.


5. Sebep: Güvende olmak, üzülmekten daha iyidir. Öğretmenlerin çoğu, hızlandırmamayı daha güvenli bir seçenek olarak görüyor; hiçbir şey yapmamanın zarar vermediğini düşünüyor.


Cevabı: Hiçbir şey yapmamak, “zarar vermek” ile aynı şey değildir. Hızlandırmamayı seçmek, kendi içinde bir müdahaledir. Deliller, çocukların akademik ve sosyal ihtiyaçları karşılanmadığında, sonucun usanç ve okulu bırakma olduğunu göstermektedir.


6. Sebep: Hızlandırma, üniversitelerin eğitim fakültelerinde öğretilmez. Öğretmen yetiştiren bu kurumlar, öğretmenleri ve idarecileri hızlandırma konusunda karar vermeye hazırlamazlar.


Cevabı: Bu konuda bol miktarda araştırma materyali mevcut, ancak eğitim fakültelerindeki profesörler bunu, müstakbel öğretmenlere sunmuyorlar. Bu rapor onları bilgilendirmeye yardımcı olacaktır. Fakültelerin, araştırmaya saygı duyduğunu biliyoruz ve bu bilgileri ders içeriklerinde kullanacaklarını umuyoruz.


7. Sebep: Çocukları zorlamak çok kötüdür. Öğretmenler ve ebeveynler hızlandırmayı, çocukları acele ettirme olarak görüyor.


Cevabı: Hızlandırma, öğrencinin kendisine uygun bir hızda ilerlemesini sağlar. Acele ettirme endişesi, doğru müfredatla ilerleyebilecek hevesli, tutkulu, parlak çocukların o müfredatla eşleştirilmesi şansını yok eder; parlak öğrencinin öğrenme konusundaki hırsını görmezden gelmeye sebep olur.


8. Sebep: Yeni arkadaşlar edinmek zordur. Eğitimciler, hızlandırılmış çocukların yeni sınıfa sosyal olarak uyum sağlayamayacağından korkuyor.


Cevabı: Bir okul ortamına sosyal uyum, kompleks bir konudur. Bazı hızlandırılmış çocuklar, kolayca veya hemen uyum sağlamaz. Kendi yaşıtı olmayan öğrencilerle bir arada olunca rahat hissetmeyen çocuklar, sosyal güven geliştirmek için zamana ihtiyaç duyabilir.

Hızlandırılmış ortamlardaki sosyal başarıya dair deliller, akademik başarıya dair deliller kadar net olmasa da, olumsuzluklardan çok daha fazla olumlu yönlere sahiptir. Hızlandırma, arkadaş çevresini genişletir. Üstün yetenekli çocukların çoğu, kendilerinden büyük çocuklara yöneldiği için hızlandırma nedeniyle arkadaş edinmeleri kolaylaşır.

Efsane

Hızlandırma, zenginler içindir.


Gerçek

Hüner, tüm demografik özellikleri söker atar: etnik köken, cinsiyet, coğrafya ve ekonomik çevre. Hızlandırma, en fazla mütevazı ailelerden gelen öğrenciler için faydalıdır; zengin ebeveynler, çocuklarına zorlayıcı ve hızlandırılmış ekstra fırsatlar sağlayabilir. Hızlandırma, aileye veya okula çok az maliyet yükleyerek hareket alanını genişletir.

“Azınlıkların çocuklarıyla ve yoksul çevrelere mensup öğrencilerle çalışma konusunda önemli deneyime sahip bir Afro-Amerikalı olarak, çocuklardaki yetersizliklerden ziyade güçlü yanlara odaklanmanın savunucusu oldum. Hızlandırmayı, azınlıklara mensup öğrenciler ve bu tür bir mücadeleye hazır yoksul çevrelerden gelen öğrenciler için etkili bir müdahale yöntemi olarak destekliyorum.”


Profesör Donna Y. Ford, Vanderbilt Üniversitesi


Kimler hızlandırılmalı?

Bu raporda, eş anlamlı olarak parlak, üstün yetenekli, üst seviyede yapabilir gibi terimler kullandık. Bu terimlerin tümü, hızlandırmadan yarar sağlayacak öğrencilerin akademik yetenek ve hazır bulunuşluk açısından istisnâî olduklarını göstermektedir.


Tüm hızlandırma şekilleri, ileri seviye akademik yetenek gerektirir. Standart test puanları ve öğretmen gözlemleri, bir öğrencinin mevcut müfredata hâkim olduğuna, daha hızlı ve daha kompleks kurslara hazır olduğuna dair deliller verir. Ancak, bir çocuğun hızlandırma için hazır olup olmadığına karar verirken göz önünde bulundurulması gereken birçok özellikten ilki, müfredata hâkimiyettir. Ebeveynler ve eğitimciler, hızlandırmanın uygun olup olmadığını düşünürken çocuğun motivasyonunu, sosyal-duygusal olgunluğunu ve ilgi alanlarını göz önüne almalıdır.


En az 18 farklı hızlandırma türü vardır. Ebeveynler ve eğitimciler, türlerden birinin çocuk için en iyisi olduğunu görürken, bir başkasının iyi bir seçenek olmadığını anlayabilirler. Örneğin sınıf atlayan öğrenciler, başarılı olabilmek için akademik yeteneğin yanında duygusal olgunluğa da sahip olmalıdır. Bununla birlikte, tek alanda hızlandırma için en önemli kriter, akademik yetenektir; sosyal-duygusal olgunluk çok da önemli değildir.


Kaç öğrenci hızlandırılmalıdır? Bugün, hiç kimse bu sorunun cevabını bilmiyor. Amerika Birleşik Devletleri'nde İleri Seviyeye Yerleştirme programlarına çok sayıda öğrencinin katıldığını biliyoruz. Ancak, diğer hızlandırma türlerine kaç kişinin katıldığını bilmenin bir yöntemi mevcut değildir. Hızlandırma, Amerika’daki okullarda henüz büyük ölçüde kabul görmediği için kaç kişinin katılabileceğini ve katılacağını bilmiyoruz. Hızlandırma ile ilgili yeni kabullerle ve bilgimizdeki artışla birlikte, yaygınlaştırmayı belirleyecek istatistikler de ortaya çıkacaktır.


9. Sebep: Tek tek çocuklar, eşit eğitim fırsatından daha önemli değildir. Bireysel farklılıklar, okul eğitimi ile ilgili siyasal mücadelelere ve kültür savaşlarına feda edilir.


Cevabı: Eğitimciler eşitlikle özdeşliği karıştırdığında, tüm öğrencilerin aynı anda aynı müfredatı görmesini ister. Bu, fırsat eşitliğinin ihlâlidir.


Çocukların çoğunluğu hızlandırmaya ihtiyaç duymaz. Hem akademik hem de sosyal yönden çoğunluk için dezavantaj olacaktır. Fakat buna ihtiyaç duyan çocuklar için hızlandırma, uygun ve zorlayıcı bir eğitim için en iyi fırsattır.


Yeteneği değerlendirme ve bireysel farklılıkları yaşatmak için program geliştirme konusunda çok şey biliyoruz. Eğitimin temel taşı, tek bir çocuğun ihtiyaçlarını anlama esnekliğidir. Bununla birlikte siyasi ve kültürel baskılar, bireylerin öğrenme gereksinimlerini homojenleştirdiğinde ve anlamlı öğrenme farklılıkları olmadığını iddia ettiğinde bu esneklik kaybolmaktadır.


Gözlerimizi, çocukların eğitim yönünden farklılıklarına kapatmak ne demokratiktir, ne de kullanışlıdır. Her sınıf öğretmeni, çocukların farklı akademik ve sosyal ihtiyaçları olduğunu bilir. Hızlandırma, bireysel farklılıklara saygı duymanın yanında bu farklılıkları ele almanın bir yöntemidir.


10. Sebep: Diğer çocuklar üzülür. Öğretmenler, birini hızlandırmanın, bazen diğer öğrencilerin özgüvenini azaltmasından korkar.


Cevabı: Bu önemli bir konudur. Okullarda yaptığımız herşey, tüm öğrencilere yönelik saygıya ve kaygıya dayanmalıdır. Bu hassasiyet seviyesi, Amerika'yı özel yapan şeylerden biridir.


Ancak çocuklar, yaşıtlarının spor ve müzik gibi alanlarda farklı seviyelerde ilerlemesine alışkındır. Okuldaki bir veya iki çocuğun hızlandırılması fikrinin sınıfı olumsuz etkilemesi muhtemel değildir.


11. Sebep: Çocuğun bilgisinde boşluklar olacaktır. Öğretmenler, hızlandırılmış öğrencilerin kavramları anlamamasından endişe duyar.


Cevabı: Öğrencileri hızlandırıyoruz, çünkü akademik gelişim ve bilgi birikimi açısından yaşıtlarının çok üzerindeler. Üstün yetenekli öğrenciler hızlı öğrenirler ve var olan boşluklar ortadan hızla kalkar.


12. Sebep: Afetler unutulmaz. Başarısız hızlandırma vakaları mevcut, ancak başarısızlığın nedenleri kadar sayılar da abartılır.


Cevabı: İyi bir haberci, bunu haber yapmaz. Diğer yanda kötü haber, gazeteyi sattırır ve toplum içinde hızla yayılır. İnsanlar ilk elden haber almasa bile başarısız hızlandırma hakkında hikâyeler uydurur ve büyük ölçüde abartır. Hızlandırmanın mükemmel bir çözüm olmadığını ve bazı vakalarda idealin gerçekleşmediğini kabul eden araştırmacılar, bu gibi durumların genellikle eksik planlama veya olumsuz tutumlardan kaynaklandığına vurgu yapmaktadır.


Çok olumlu bir müdahalenin bile başarısız olabileceğine saygı göstermeliyiz. Kararlardaki birkaç eksiklik, hızlandırmayı bir seçenek olarak görmenin önemini azaltmaz. Mükemmel bir planlama başarısızlıkları asgariye indirebilir.


Sözün özü, hızlandırma iyi işliyor. Hızlandırma, üst seviyede yetenekli bir çocuğun nasıl eğitileceği konusundaki tartışmalara dahil edilmelidir. Kendimizi ve çocuklarımızı aldatmayı bırakmanın zamanı gelmiştir.

 
 
 

Comments


bottom of page